Olay, nisan ayında Demirtaş Barbaros Mahallesi Barajyolu Caddesi’ndeki boş yerde meydana geldi. Harun Konuk, kendilerine ilişkin bağ meskeninde yaşanan hırsızlık olayının şüphelisi olabileceğini düşündüğü Halil Ulu’ya, ortak arkadaşları olan Uğurcan Berk Araz ile haber gönderip görüşmek istediğini söyledi. Olay günü belirtilen adrese giden Halil Ulu, burada Harun Konuk ile buluştu. Bu sırada oğlu Halil Ulu’nun yaşadığı tartışmadan haberdar olan Veysel Ulu da meskenine yakın olan yere gelip tartışmaya dahil oldu. Teze nazaran Harun Konuk, Veysel Ulu’ya küfür ettikten sonra arabasından aldığı beyzbol sopasıyla vurmaya başladı. Bu sırada Halil Ulu yanında bulunan bıçakla babası Veysel Ulu da cebinden çıkardığı tornavida ile Harun Konuk’a saldırdı. Olay yerine gelen Uğurcan Berk Araz arbedeyi yatıştırmaya çalışırken, Harun Konuk, Halil Ulu’nun üç bıçak darbesiyle yaralandı. Uğurcan Berk Araz’ın arabası ile akaryakıt istasyonuna getirip, burada gelen ambulansa teslim ettiği Harun Konuk, hastanede hekimlerin tüm eforuna rağmen kurtarılamadı. Olayın akabinde yakalanan Halil Ulu ile babası Veysel Ulu tutuklanarak cezaevine gönderildi.
‘OĞLUM BENİ KORUMAK İSTEDİ’
Bursa 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Veysel Ulu yaşanan olayların oğlunun hırsızlık teziyle görüşmeye çağrılması sonucu meydana geldiğini belirterek, “Oğlumu görüşmeye çağırmasalardı bu olaylar olmazdı. Harun Konuk yaşanan arbede sırasında beyzbol sopası ile bana vurmaya başladı. Oğlum beni korumak istedi. Onu öldürmek istemedi. Suçsuzuz, beraatimi istiyorum” dedi.
‘BABAMA SOPA İLE SALDIRDI’
Mahkemede savunmasını yapan Halil Ulu, “Ben öldürmek kastıyla hareket etmedim. Maktül, babama sopa ile saldırıp yaraladı. Babamı korumak isterken olay bu noktaya geldi. Pişmanım. Öncelikle beraatimi istiyorum. Aksi halde lehime olan kararların uygulanmasını istiyorum” diye konuştu.
Karar evresine gelen yargılamaya devam edildi. Yapılan duruşmaya tutuklu sanıklar Harun Konuk’un yakınları ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet Savcısı mütalaasında, sanıkların Harun Konuk’u öldürmek cürmünden ömür uzunluğu mahpus cezasına çarptırılmasını istedi. Cumhuriyet savcısı mütalaada ayrıyeten, maktulün, küfredip beyzbol sopasıyla saldırması nedeniyle sanıklar hakkında haksız tahrik uygulamasını talep etti.
Mahkeme heyeti, hatalarını sabit gördüğü Halil Ulu ve Veysel Ulu’ya müebbet mahpus cezası verdi. Haksız tahrik ve sanıkların duruşmadaki güzel hallerini dikkate alan heyet bu cezayı 12’şer yıl 6’şar ay mahpus cezasına indirip tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
ÖDÜL ÜZERE CEZA
Adliye çıkışı gazetecilere konuşan İsmail Konuk, oğlunu bir hiç uğruna toprağa verdiğini söyledi. İsmail Konuk, “Yavrum yeni evlenmişti. Bir oğlu vardı. Bağ evimizdeki hırsızlık olayını Halil Ulu’nun yaptığını duyduk. Oğlumun ortak arkadaşı olan Adem Ulusoy ve Uğurcan Berk Araz ile konuşmak için Halil’e haber gönderdik: Hedefimiz, tekrar hırsızlık yaşanmamasıydı. Olay farklı boyuta vardı. Argüman edildiği üzere oğlum onlara beyzbol sopasıyla saldırmadı. Uzun uzunluklu olan yavrumun onları etkisiz hale getirmesi için sopa almasına gerek yoktu. Sanıklar palavra söylüyor. Oğlum mezardan geri gelmeyecek, lakin mahkemeden sanıklara ödül üzere ceza çıktı. Şimdi 3 yaşında olan torunum Mustafa Alp öksüz, gelinim kocasız kaldı. Kararı temyiz için İstinaf Mahkemesi’ne taşıyacağız. Hakkımızı sonuna kadar arayacağız” dedi. (DHA)