T24 Sağlık
Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr, öpücük hastalığı olarak bilinen enfeksiyöz mononükleozun özellikle gençlerde önemli sıhhat meselelerine neden olabileceği konusunda uyardı. Belirtilerin göz gerisi edilmemesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Leblebicioğlu, erken teşhis ve tedavinin değerine dikkat çekti.
“Göz arkası edilen öpücük hastalığı önemli sıhhat problemlerine yol açabilir”
Enfeksiyöz mononükleoz hastalığı Epstein-Barr virüsü (EBV)’nün neden olduğu öpücük hastalığının, insanlarda yaygın görülen bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, “Gençler ve genç yetişkinler ortasında yaygın olan halk ortasında ‘öpücük hastalığı’ olarak bilinen bu hastalık, birçok vakit hafif belirtilerle seyreder yahut hiç semptom göstermeden geçer. Lakin birtakım durumlarda önemli sıhhat problemlerine da yol açabilir” dedi.
VM Medical Park Samsun Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, öpücük hastalığı hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Öpücük hastalığı virüsünün genç bireylerde daha sık görülmekle birlikte, bağışıklık sistemi zayıf şahıslarda önemli komplikasyonlara yol açabileceğini söyleyen Prof. Dr. Leblebicioğlu, “Bu nedenle, belirtiler başladığında süratli bir biçimde bir sıhhat kuruluşuna başvurmak önemlidir” halinde konuştu.
“Belirtiler göz gerisi edilmemeli”
Enfeksiyöz mononükleoz hastalığı Epstein-Barr virüsünün (EBV) ekseriyetle tükürük ve beden salgıları yoluyla bulaştığını belirten Prof. Dr. Leblebicioğlu, “Bu nedenle öpücük hastalığı olarak isimlendirilmektedir. Lakin öpüşmek tek bulaşma yolu değildir. Virüs, öksürme ve hapşırma yoluyla da yayılabilir. Ayrıyeten, paylaşılan içecek yahut yiyecekleri kullanma üzere yakın temaslar sonucunda da yayılabilir” dedi.
Öpücük hastalığının en sık görülen belirtileri ortasında ateş, boğaz ağrısı, yorgunluk ve lenf bezlerinde şişlik yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Leblebicioğlu, Mononükleozun semptomlarının şahıstan bireye değiştiğini belirtti.
“Ateş: Yüksek ateş, hastalığın başlangıç evresinde yaygındır.
Boğaz ağrısı:Şiddetli ve çoklukla uzun süren boğaz ağrısı, ekseriyetle bademciklerde şişlik ve beyazımsı lekelerle (kript) birlikte görülür.
Yorgunluk: Şiddetli ve uzun vadeli yorgunluk, mononükleozun en besbelli özelliklerinden biridir.
Lenf bezlerinde şişme: Boyun, koltuk altı ve kasık bölgelerindeki lenf bezlerinde şişme ve hassasiyet gözlemlenebilir.
Baş ağrısı: Sık görülen bir semptomdur.
Kas ağrıları: Bedende yaygın kas ağrıları yaşanabilir.
Karaciğer ve dalak büyümesi: Kimi olaylarda karaciğer ve dalak büyümesi görülebilir.
Döküntü: Daha çok ampisilin, amoksisilin kümesi antibiyotiklerin kullanımından sonra ortaya çıkar.”
“Dinlenme ve sıvı tüketimi önemli”
Bademciklerde büyüme ve kriptik görünüm nedeniyle hastalar birçok sefer beta hastalığı tanısı alarak antibiyotik tedavisi uygulandığını belirten Prof. Dr. Leblebicioğlu, “Antibiyotik tedavisine karşılık alınamaması da hastalığı düşündüren bir bulgudur. Öpücük hastalığının tanısı, hastanın semptomları ve kan testleri ile konulur. Kan testleri, EBV enfeksiyonunu gösteren antikorları tespit eder” dedi.
Mononükleoz için spesifik bir tedavinin olmadığını söyleyen Prof. Dr. Leblebicioğlu, “Tedavi, semptomları hafifletmeye odaklanır ve şunları içerebilir:
“Dinlenme:Yeterli dinlenme, güzelleşmenin en değerli kesimidir. Bilhassa ağır idmandan kaçınılmalı, bir ay müddetle ağır spor yapılmamalıdır. Ağır sporlar dalak yırtılmasına neden olabilir.
Sıvı tüketimi:Bol sıvı tüketimi, dehidratasyonu önlemeye yardımcı olur.
Ağrı kesiciler:Ateş ve ağrıyı hafifletmek için parasetamol üzere ağrı kesiciler kullanılabilir. İbuprofen ve aspirin üzere ilaçlardan kaçınılmalıdır, zira karaciğer problemlerine neden olabilirler” halinde konuştu.
“Hijyen kurallarına dikkat edilmeli”
Hastalığın önlenmesi için şahsî hijyen kurallarına dikkat edilmesi, öpüşme ve yakın temastan kaçınılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Leblebicioğlu, “Özellikle hastalığı olan şahıslarla yakın temas sınırlanmalıdır ve öpüşmekten kaçınılmalıdır. Kimi araştırmalar, virüsün makul kanser tipleri ve otoimmün hastalıklarla bağlı olabileceğini göstermektedir. En çok bağlantılı olduğu kanser çeşitleri Hodgin lenfoma, Burkitt lenfoma, üst yutak kanseri, yumuşak doku kanseri ile mide kanseridir. Multiple skleroz (MS) hastalığı ile de bağlı olduğu gösterilmiştir. Birden fazla insan EBV ile enfekte olmasına karşın, kanser gelişme sıklığı düşüktür. Bu nedenle, öpücük hastalığı geçiren bireylerin tertipli sıhhat denetimlerinden geçmeleri önerilir” sözlerini kullandı.