Rekabet Kurumundan yapılan açıklamaya nazaran, kamu alımları dünya genelinde ekonomik faaliyetlerin değerli kısmını oluşturuyor. OECD datalarına bakıldığında, birçok ülkede kamu alımlarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki hissesi yüzde 12-15 düzeylerinde olurken kamu harcamalarının yaklaşık yüzde 30’u bu alımlardan oluşuyor.
Türkiye’de ise kamu alımlarının GSYH içindeki hissesi yaklaşık yüzde 6 civarında bulunuyor. Merkezi idare bütçe masraflarının yaklaşık yüzde 36’sı kamu alımlarından kaynaklanıyor. Bu kapsamda kamu ihalelerinde rekabetçi süreçlerin tesisi, kamu kaynaklarının faal kullanımını sağlamakla kalmıyor tıpkı vakitte piyasalarda fiyat oluşumunun sağlıklı işlemesine de katkıda bulunuyor.
Bu çerçevede, Rekabet Kurumu ve KİK ortasında kamu ihalelerinde rekabet ortamının geliştirilmesi ve korunmasına yönelik işbirliği, yeni etaba taşındı.
VERİ TAHLİLLERİ GÜÇLENDİRİLECEK
KİK Lideri Hamdi Güleç ile Rekabet Kurumu Lideri Birol Küle ortasında imzalanan protokolle iki kurum ortasındaki işbirliği, tarafların kamu ihalelerindeki rekabetçi risklerin ve muhtemel ihlallerin tespiti maksadıyla yapay zeka dayanaklı araçların geliştirilmesi, ortak istatistiksel modelleme ve tahlil çalışmaları yürütülmesi tarafında genişletildi.
Rekabetçi ihale süreci, kamu kaynaklarının verimli kullanılmasının yanı sıra teşebbüsler için adil ve şeffaf bir müsabaka ortamı yaratılmasını da sağlıyor. İhale süreçlerinde rekabeti engelleyen, danışıklı teklif verme yahut ihaleleri paylaşma üzere sistemlerle ortaya çıkan ihale kartelleri, bu süreci baltalayarak kamu ziyanına neden olabiliyor. İki kurum ortasında imzalanan yeni işbirliği kapsamında Rekabet Kurumu ve KİK, bu tıp ihlallerle uğraş için yapay zeka takviyeli teknolojilerden yararlanacak. Bu kapsamda bilhassa ihale süreçlerindeki data tahlillerinin güçlendirilmesi ve muhtemel ihlalleri resen tespit edebilecek yenilikçi araçların geliştirilmesi planlanıyor.
Rekabet Kurumu ve KİK ortak çalışması, kamu ihalelerinde rekabetin korunmasına, kamu kaynaklarının verimli kullanılmasına, ihale piyasalarında adil rekabet şartlarının sürdürülebilir formda sağlanmasına yönelik her iki kurumun kararlılığını ortaya koyarken bu adım tıpkı vakitte Türkiye’nin rekabetçi ve şeffaf ihale sistemiyle dünya ekonomileri ortasında güçlü bir yer edinmesine de katkı sağlayacak.